Destiny 2: Lightfall – Birinci Bakış

Konu Destiny olduğu vakit şöyle bir refleks geliştirdiğimi fark ettim: Ekseriyetle eski bilgilerden ya da deneyimlerden ön yargıya sahip olanların huyuna suyuna gitmek için “Ya aslında o denli değil, bak inan çok değişti.” diye sevimlilikler yapmak. Ama Facebook’taki %100 hakikat bilgilerin olduğu bir sayfada (çünkü siyah art plan üzerine beyaz yazı yazıyorlar, kesin doğrudur yani) Einstein’in “Ön yargıyı parçalamak atomu parçalamaktan zordur” diye bir laf gördüm. Bu cümle benim “frekansım” artık. Zira The Witch Queen’le 5 milyon yeni oyuncunun katıldığı bu DVO artık ağzıyla kuş da tutsa yaranamaz. Demek ki hitap etmiyor. Örneğin KPOP dinleyen insanların ne kadar eğlendiğini görüyor, onların cümbüşüne ortak olmak istiyorum ama bir türlü olmuyor. Ama sağda solda “AĞBİ KPOP DA B*K ÜZERE YA!” diye öfke saçmıyorum.

Sert bir rantla girdim biliyorum lakin gerçekten çok canımı sıkmaya başladı bu durum. Beşerler live service oyunların sayısının artması nedeniyle Destiny’e çok yükleniyorlar lakin Bungie bu işi sahiden çok yeterli oturttu. Live service oyunların makûs olmasının sebebi nitekim içeriğin bir sonra gelmesi mi yoksa ana oynanış elementlerinin katlanabilir olmaması mı? Ya da diğer bir yerden bakalım: Beşerler Destiny 1’i değil de Destiny 1 oynadığı vakitleri özlüyor olabilir mi? Bu mevzular işi apayrı bir yere getirir, odağımı tekrardan Destiny 2’nin bir sonraki ek paketi Lightfall’a çevirmek istiyorum zira fiyat etiketi hariç keyfim çok yerine.

Cyber… Wave?

Lightfall’ın fragmanını izlediğinizde göze çarpan birinci şey kıssa, oynanış üzere elementler değil sanat tasarımı oluyor. The Witch Queen’in öve öve biteremediğim bir sanat tasarımı vardı, durum Lightfall’da da geçerli olacak üzere. Lightfall birinci duyurulduğundaki haliyle şu an ortasında hayli fark var. Lakin The Witch Queen’in kendine has, özgün bir sanat tasarımı varken Lightfall biraz daha vaporwave ile cyberpunk kırması, neonun hâkim olduğu enteresan bir tasarım seçmiş. Doğal ki berbat olduğunu sav etmiyorum. Hatta Destiny için yeni bir kan bile diyebilirim. Destiny’nin açık dünyasında birinci kere bir kent deneyim edeceğiz mesela. Neptün’ün Neomuna kenti tüm hoşluğuyla oyuncuyu karşılıyor. The Witch Queen misali her yerinden tarz akıyor ona bir itirazım yok. Yalnızca öpözgün bir şey gördükten sonra konsept görmek biraz afallattı diyelim.

The Witch Queen’in sonunda nihayet The Witness’ın neye benzediğini görmüş (artık spoiler sayılmaz Bungie bütün pazarlama stratejisini buna nazaran şekillendiyor çünkü) ve bir de üstüne raid’de müritlerinden yalnızca biri olan Rhulk’u öldürmüştük. Geçtiğimiz dönemde da Calus’un artık büsbütün The Witness ile yekpare olduğunu öğrenmiştik. Artık Cabal’lar büsbütün Darkness’ın gücü tarafından “kutsanmış” ve tüm bunları yapan da The Witness’ın ta kendisi. İşleri heyecanlandıran kısım işte tam da burası. Bu ek paketde direkt The Witness’la çarpışacağımızı düşünmüyorum (Tüm saga’ya nokta koyacak The Final Shape diye bir ek paket daha gelecek çünkü) dürüst olmak gerekirse. Ancak artık sona bu kadar yaklaşmanın verdiği bir iç gıdıklanması yok desem palavra olur.

Lightfall’ı enteresan kılan bir öteki şey de Cloud Strider ismi verilmiş yeni NPC’ler. Bu NPC’lere dair çok bir bilgi yok ancak şöyle bir teori var: Bu yeni karakterlerin lore’u tek ek pakette kadar anlatılamayacak kadar uzun imiş. Bungie’nin geliştirdiği tek kişilik oyunda da bu karakterlerin lore’u anlatılacakmış. Ama tekrar etmekte yarar var, bu resmi bir açıklama değil yalnızca insanın olmasını istediği bir hayran teorisinden öbür bir şey değil…

Together we “Strand”, divided we fall

The Witch Queen içerik olarak şahane bir ek paketti nitekim. Âlâ bir öykü anlatıyordu, içeriği hem nitelikli hem de nicelikliydi. Tüm bunlara karşın biricik bir sorunu vardı: Yeni bir hasar tipi eklemiyordu. Bu “hasar türlerinin” kıymetli olmasının nedeni de farklı sınıflara farklı alt sınıflar ve dizilimler sağlaması. Lightfall’da o sorun da çözülecek efendim! Strand ismindeki bu hasar tipi de tıpkı Statis üzere Darkness kökenli. Lore konusunda değişik şeyler göreceğimiz manasına geliyor bu da. Warlock’lar Architect, Hunter’lar Threadrunner ve Titan’lar Tyrant süperlerine kavuşacak. Lakin yalnızca bu da değil. Bu yeni alt sınıf sayesinde bomba slotunu harcayarak İSTEDİĞİNİZ YERE kanca atma imkânınız olacak. Eh kancaların Destiny’e bu kadar geç gelmesi bile ayıp artık ya…

Yeni raid ve zindanlara dair zerre bilgi yok desem yeridir. Bilhassa raid hakkında o gün gelene kadar hiç konuşmuyorlar, bunu bir adet haline getirdiler. Lightfall 1 sene boyunca 4 döneme (Sezon 20, 21, 22, 23) ve bildiğimiz kadarıyla 2 zindana, biri büsbütün yeni, biri eski raid’in yenilenmişi oynaması fiyatsız 2 raid’e konut sahipliği yapacak. Uzun lafın kısası bütün bir sene boyunca bizi oyalayabilecek içerik oyunda bulunacak.

Takdir edersiniz ki Bungie teknik şeylerden de bahsetti. 2017’de çıkmış bir oyundan bahsediyoruz, alışılmış ki daima olarak teknolojilerini aktüel tutmalılar ve motorlarını geliştirmeliler. Bunlara ek olarak artık hiçbir ek paketin sunset’lenmeyeceğini, yani endirekt tabirle “silinmeyeceğini” duyurdular. Bu oyunun başına gelmiş makus şeyleri tek bir şahsa yıkmak ne kadar gerçek bilmiyorum fakat Luke Smith’ten sonra oyun daha bi’ güzelleşti güya be…